REMZİ'DE ÇOK SATANLAR

11 - 17 Kasım 2024
TÜRKÇE
İNGİLİZCE
2023
TÜRKÇE
  1. Nakano Eskici Dükkânı

    Hiromi Kawakami

      (Domingo Yayınları)
  2. Hayat İmkânsız

    Matt Haig

      (Domingo Yayınları)
  3. Gece Yarısı Kütüphanesi

    Matt Haig

      (Domingo Yayınları)
  4. Vejetaryen

    Han Kang

      (APRIL Yayınevi)
  5. Yırtıcı Kuşlar Zamanı

    Ahmet Ümit

      (Yapı Kredi Yayınları)
  6. İntermezzo

    Sally Rooney

      (Can Yayınları)
  7. Belki Yaz Erken Gelir

    Yekta Kopan

      (Can Yayınları)
  8. Zamanı Durdurmanın Yolları

    Matt Haig

      (Domingo Yayınları)
  9. Rezonans Kanunu

    Pierre Franckh

      (Koridor Yayınları)
  10. Merdiven Altı Terapi

    Deniz Dülgeroğlu

      (Literatür Yayınları)
  1. Nexus

    Yuval Noah Harari

      (Random House)
  2. Just Kids

    Patti Smith

      (Bloomsbury)
  3. It Ends With Us

    Colleen Hoover

      (Simon & Schuster)
  4. Ataturk

    Andrew Mango

      (Hodder)
  5. Atomic Habits

    James Clear

      (Random House)
  1. Botter Apartmanı

    Ayşe Övür

      (Remzi Kitabevi)
  2. Gece Yarısı Kütüphanesi

    Matt Haig

      (Domingo Yayınları)
  3. Atomik Alışkanlıklar

    James Clear

      (Pegasus Yayınları)
  4. SS

    Barış Pehlivan-Barış Terkoğlu

      (Kırmızı Kedi Yayınları)
  5. Lizbon'a Gece Treni

    Pascal Mercier

      (Sia Yayınları)
  6. Dört Anlaşma

    Don Miguel Ruiz

      (Ötesi Yayıncılık)
  7. Zamanı Durdurmanın Yolları

    Matt Haig

      (Domingo Yayınları)
İyi bir kitap hakiki bir hazinedir.

John Milton
Siper Mektupları
ISBN: 978-975-14-1661-2
Sayfa Sayısı: 264
Ebat: 134 x 198 mm
Fiyatı: 210.00 TL


Siper Mektupları

Necati İnceoğlu



"Çanakkale 100. Yıl 1915-2015"

Bu kitaptaki Türk, Anzak, İngiliz ya da Alman son gaziler de aramızdan ayrıldı, artlarında anılarını bırakarak. O yıllarda yazdıkları mektuplarda ve yıllar sonra onlarla yapılan söyleşilerde, savaşın dehşetine rağmen, sevgiden, dostluktan ve doğanın yaşam mesajından söz ediyorlardı. Bu kitap bu insancıl bakışı yansıtıyor. Onların yaklaşımı tarihin, düşmanlıklar, silahların gücü ya da savaşlardaki kayıp ve kazançlar üzerine değil, barışçı bir gözle de yazılabileceğini düşündürüyor.

On altı yaşındayken, yaşını büyüterek savaşa gönüllü katılan, ama sonra annesine, “Anneciğim sabahleyin uyandığımda siperimin önünde bir gelincik çiçek açmıştı,” diye yazan genç Anzak, ardında sevgi dolu bir mektup bırakmıştı. Siperlerde aynı kaderi paylaşanlar bir Türk, bir İngiliz ya da bir Anzak, savaşın acımasız bakışını bir kenara bırakıp doğayı, insanları ve olup bitenleri kendi gözleriyle görmekteydi. “... gün ağarmak üzere, bir ağustosböceği uzaktan uzağa ötüyor. Biraz sonra onun sesi makineli tüfeklerin sesine karışacak...”