KATEGORİLER
- En Yeniler
- Dünya Edebiyatı
- Türk Edebiyatı
- Tarih - Araştırma
- Anı - Biyografi
- Toplum ve Siyaset
- Kent Kültürü
- Yabancı Dilde Kitaplar
- Ev - Aile - Toplum
- Sağlık ve Kişisel Bakım
- Bitkiseverin Kitaplığı
- Beslenme ve Diyet
- Yemek ve Mutfak Kültürü
- Toplum ve Ekonomi
- İş ve Yönetim
- Sinema
- Müzik
- Fotoğraf
- Mimarlık
- Sanat Dizisi
- Taschen Temel Sanat Dizi
- Sanatçılar, Akımlar, Yapıtlar
- Uygulamalı Sanat Dizisi
- Felsefe - Bilim - Estetik
- Temel Eserler
- Toplumbilim - Kültür
- Sözlük - Dil
- Bilim ve Teknik
- Çeşitli Kitaplar
- İndirimli Kitaplar
- Kitap Gazetesi
- Okul Öncesi Kitapları
- Çocuklar İçin Kaynak Kitaplar
- Masal Kitapları
- Çocuklar İçin Klasikler
- Eğlenceli Serüvenler Dizisi
- Seçimler Dizisi
- İlk Gençlik Kitapları
- Çizgi Romanlar
- E-Kitap
- Sesli Kitap
- Dağıtımını Yaptığımız Ürünler
REMZİ'DE ÇOK SATANLAR
ISBN: 978-975-14-2167-8
Sayfa Sayısı: 144
Ebat: 134 x 198 mm
Basım Sayısı: 11
Yayın Tarihi: 02.01.2024
Fiyatı: 115.00 TL
Savaşın Çocukları
Ahmet Yorulmaz
"Mübadelenin 100. Yılında 9. Basım."
Girit’i Venediklilerden, 1645’te başlayan ve tam 24 yıl süren savaşlarla almıştı Osmanlılar... İki buçuk yüzyıl kadar Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliğinde kalan Girit adasının kaybedilme tehlikesi belirdiğinde, büyük kitleleri bir araya getiren mitinglerde ağızlardan düşmeyen slogan şuydu: “Girit bizim canımız, feda olsun kanımız!”
Bütün bu protestolara karşın, Avrupa’nın “Hasta Adam” yaftası yapıştırdığı Osmanlı Devleti, Girit’i âdeta altın tepsi içinde Yunanistan’a sunmuştur. Bu süreçte, Girit’teki insanımız, yani en az on beş kuşaktır adada bulunan Osmanlı Türk’ü, nasıl bir dram yaşamıştır?
Ahmet Yorulmaz bu romanda, Aynakis Hasan’ın yaşamı çerçevesinde, yerlerinden sökülüp atılan Giritlilerin dramını anlatmaktadır...
“...Bir kitap okuyorum şu günlerde: Savaşın Çocukları. Girit’ten Ayvalık’a göç eden Hasanaki’nin yaşam öyküsü... yaşanmış ve hâlâ orada burada yaşanmakta olan nice göçlerin acısını duyuruyor. Uluslar arasındaki anlamsız düşmanlıkların ancak barışçı, dostça bir anlayışla ortadan kalkabileceğini düşünüyoruz...”
OKTAY AKBAL
“...Bu roman, Dido Sotiriyu’nun Benden Selam Söyle Anadolu’ya romanı gibi, yüce duygular üzerine kurulmuştur, hem de ona bir karşılık olarak yazılmışa benzer. En büyük ödüllere layıktır...”
FAKİR BAYKURT